Ağız Kokusu

• Ağız(Nefes) kokması çeşitli rahatsızlıkların belirtisidir.Diş çürüklüğü, hazımsızlık(mide,bağırsak ve karaciğerin salgıları yetersiz olursa) şeker hastalığı, boğaz iltihaplarında, akciğer vereminde , kanda üre yükselince ve devamlı kabız veya ishal olanlarda ağız(nefes) kokması olur.Bu rahatsızlıklar teşhis edilirse, tedavisi yapılınca nefes kokması da geçer.
• Ağızda "Ardıç tohumu" bulundurulup iyice ezilerek dolaştırılır ve yutulursa nefes kokularını yok eder.
• Yemeklerden sonra bir-iki adet karanfil alıp ağızda uzun müddet tutulur ve emilir.
• Bir miktar servi kozalağı ağızda çiğnenir.
• Böğürtlen yaprağı ağızda çiğnenir.
• Sirke ile karıştırılan bal ağızda çalkalanır.
• Pırasa yaprağı ile defne yaprağı iyice ezilir.Dişler ovulup temizlenir.

Ağız Yarası

Bazı insanlarda ağız içinde sebebi belirlenemeyen yaralar çıkar.Bu yaralar zamanla geçer, fakat sonra tekrar çıkar.Hasta olan kişi öncelikle Behçet hastalığı testi yaptırmalı, böyle bir hastalık varsa doktorların tedavisine baş vurulmalıdır.

• Şayet behçet hastalığı yoksa;  sabah-akşam birer çay kaşığı "Toz pak maya"  yutulursa iyi gelir.
• Ayrıca karaciğere faydalı gıdalar yenilmeli, çikolata, patlıcan, domates ile kola cinsi asitli içecekler kullanılmamalı, B vitaminli yiyecekler bol yenilmelidir.
• Kekik kaynatılır, suyu ile gargara yapılır.
• Limon suyu ile gargara yapılır.
• "Kına kaynatılır, suyu ile ılık ılık gargara yapılır.
• 1 bardak suda 10 gram karbonat eritilir, bu su ile gargara yapılır.
• "Adaçayı" kaynatılır, bu su ile ağız çalkalanır.
• Zeytin yaprağı ağızda çiğnenir.
• Günde birkaç hurma yenilir.
• Nöbet şekeri veya nohut kadar şap ağızda emilir.
• Dut pekmezi yenilmelidir.

                 Dişbudak (Fraxinus ornus) (Yaprakları)

         Sert keresteli ve dayanıklı bir ağaçtır, otuz metreye kadar yükselir. Karadeniz ormanlarında tek tek bulunur, Adapazarı ve İzmit bölgelerinde rutubetli yer ve ormanlarda toplu olarak görülmektedir. Doğu, Güneydoğu ve Trakyadaki ormanlarda bulunmaktadır.

         İlkbahar ve yaz aylarında kabuğu ve yaprakları toplanıp kurutulur.

         Toz halinde 1 bardak suya 1 tatlı kaşığı karıştırılır, kahvaltıda ve akşam yemeğinde birer bardak içilir.

        - İdrar yollarında etkisi çok faydalıdır, idrar söktürerek vücutta biriken zararlı maddelerin atılmasını sağlar.

        - Romatizma ve nikris ağrılarını hafifletir.

        - Ateş düşürür.

        - Anne sütünü artırır.

        - Dişbudak yaprakları ''Ihlamur'' la beraber kaynatılıp bal ile tatlandırılarak ılık halde içilirse vücuda rahatlık ve kuvvet verir, ağrıları keser.

        - '' Kavak yaprağı'' ile beraber kaynatılarak içilirse kabızlığı giderir.

Dişbudak idrar söktürücü romatizma nikris ateş düşürücü anne sütü arttırıcı kabızlık ağrı kesici yorgunluk stres

                            Dere otu (Anethum graveolens):

             Rutubetli ve sulak yerleri seven, yaprakları iplik gibi ince olan, baharda sarı çiçekler açan, güzel kokulu bir yıllık otsu bir bitkidir. Yabanî halde bulunur, ziraati de yapılır. Sonbahar aylarında, tohumları iyice olgunlaşmadan önce toplanıp gölgede kurutulur.

              Manavda ve pazarda kolayca bulunan bir sebzedir. Yemeklere ve salatalara tat vermek için konur.

             - İştah açar, hazmı kolaylaştırır, mide ve bağırsak gazlarını giderir, sinirleri yatıştırır, uyku verir.

             -Süt bezlerini uyardığı için, anne sütünü artırıcı etkisi vardır.

            - Tohumları ağızda çiğnenirse ağız kokusunu giderir.

            - Aybaşı gecikmelerinde hayız söktürür.

           -  Hamile kadınların kullanılmaması gerekir.

Dere otu iştahsızlık hazımsızlık mide gazı bağırsak gazı sinir uykusuzluk uyku anne sütü arttırıcı adet aybaşı 

Deniz üzümü (Ephedra campylodica):

          Memleketimizin hemen hemen her yerinde, bilhassa Karadeniz sahillerinde yetişen; Bir-İki metre yüksekliğinde, ince gövdeli, uzun ömürlü, çalı görünümünde bir bitkidir. Otuzbeş kadar çeşidi vardır. Ağustos-Eylül ayları arasında çiçek açar, sarı veya kırmızı renkteki meyveleri Ekim ayında olgunlaşır. 

     

          Dalları su ile kaynatılarak, meyveleri ise yenilerek şifa elde edilir.

          Sabah akşam yemeklerden önce, birer çay kaşığı bir bardak suda karıştırılarak içilir. beş dakika kaynatılarak ta içilir. 

          -Damarları büzerek kan basıncını yükseltir.

          -Düşük tansiyon için faydalıdır.

         - Astım, Bronşit, Rinit, Saman nezlesi ve Sinüzit te çok faydalıdır.

         - Yaprak ve meyveleri ''Ihlamur'' ile kaynatılarak içilmeye devam edilirse terletir ve ateş düşürür.

         - Romatizma ağrılarını  dindirir.

         - Hiç bir yan tesiri olmamasına rağmen az kullanılmalıdır.

Deniz üzümü kan basıncı düşük tansiyon astım bronşit rinit saman nezlesi sinüzit terletici ateş düşürücü romatizma 

                          Defne Ağacı (Laurus nobilis):

          Sert ve oval yapraklı bir ağaçtır,kışın yapraklarını dökmez, hoş kokuludur. Boyu 3 metreye kadar yükselir. Güneşli yerlerden hoşlanır. Park ve bahçelerde, mezarlıklarda, cami önlerinde, cadde kenarlarında çok rastlanır. Mart ve Nisan aylarında sarı çiçekler açar. Defne, gövde çelikleriyle çoğaltılır.

          Meyvelerinden istifade edilmek isteniyorsa, Eylül veya Ekim aylarında toplanarak gölgede ve havadar yerlerde kurutulur. Su ile kaynatılarak veya bal ile tatlandırılarak ilaç yapılır.

         - Kan dolaşımını tanzim eder.

          -İştah açıcıdır, hazmı kolaylaştırır.

         - 100 gram defne yaprağı 1 litre suda kaynatılarakgünde 2-3 bardak içilirse; nezle ve gribe, her türlü soğukalgınlığı ağrılarına karşı faydası görülür.

         - Ateş düşürür.

         - Halsizliğe ve yorgunluğa iyi gelir.

          - Romatizma için de şifadır.

          - Defne yaprakları ağızda çiğnenirse ağız kokusunu giderir.

          - Defne tohumu dövülüp bal ile macun yapılıp, doğuma bir hafta kala günde 3 çay kaşığı yenirse; Doğum sancılarını hafifletir, doğumu kolaylaştırır ve çabuklaştırır.

          - Bu macundan sabah akşam ceviz kadaryenirse karaciğeri tedavi eder.

         -  Bir-iki defne yaprağı pirinç, fasulye, nohut, mercimek gibi kuru gıdaların içine konursa onların kurtlanmasını önler.

Defne Ağacı iştahsızlık hazımsızlık kan damar nezle grip soğuk algınlığı soğukalgınlığı ateş düşürücü halsizlik yorgunluk romatizma ağız kokusu doğum sancısı doğum kolaylaştırıcı karaciğer 

                         Çuha Çiçeği (primula officinalis):

         Bahar aylarında sulak çayırlarda, yaylalarda, ormanlarda, çalılıklar arasıda yetişen, sarımsı çiçekler açan ve pek çok çeşidi olan, çok yıllık otsu bir bitkidir. Memleketimizin her tarafında yetişir. Güzel kokusu vardır, bal kokusunu andırır. Tohumlarıyla çoğalır. Bazı çeşitleri saksılarda dikilir.

          Kökleri Nisan ve Mayıs aylarında toprak kazılarak sökülür, çiçeklerle birlikte dikkatle gölgede kurutulur. Kullanılcağı zaman su ile kaynatılır.

          Yaprakları salatalara katılabilir.

        -  Bronşit ve astım gibi hastalıklarda göğsü yumuşatır ve balgam söktürür.

        -  Kalbi kuvvetlendirir.

         - Yarım başağrısını ve sinirleri yatıştırır.

       -  İdrar söker, taş ve kum döker,

         - Teskin edici etkisi ile uykusuzluğa iyi gelir.

         - Terleticidir.

        -  Kabızlığı giderir.

          

         - Çuha çiçeği ''Kekik'' ile beraber kaynatılıp içilmeye devam edilirse kalbi kuvvetlendirir.

         -Çuha çiçeğinin taze yaprakları çıbana sarılır ve sık sık değiştirilirse çıbanı tedavi eder.

         - Taze yapraklarından şurup yapılıp içildiğinde böbrek hastalıkları için şifadır.

Çuha çiçeği kabızlık bronşit astım göğüs sertliği balgam sökücü balgam söktürücü kalp zayıflığı başağrısı sinir baş ağrısı idrar sökücü idrar söktürücü böbrek taşı böbrek kumu uykusuzluk  terletici kabızlık böbrek hastalıkları çıban

                  Çöven otu (Gypsophila arrostii) (kökleri)

          Kökü ve dalları sabun katılmış  gibi suyu köpürten, kalın köklü ve çok yıllık otsu bir bitkidir. ''Sabun otu'' veya ''Helvacı kökü''de denilir. Vadilerde, dere ve çay kenarlarında yetişir. Eylül-Ekim aylarında veya ilkbaharın ilk günlerinde kökler çıkartılır ve güneşte kurutulur. Köklerinin dövülmesinden çöven elde edilir.

           

           Helvacılar helvayı beyazlatmak için kullanırlar.

            1 litre suya 15 gram kök parçalanarak konur, 2dakika kaynatılır, beklemeden süzülür. Öğle ve akşam yemeklerde birer çay bardağı içilir, fazlası zararlıdır.

           

           - Böbrek ve karaciğer rahatsızlıklarını gidermeye yarar, karaciğeri çalıştırır.

             -Terletir ve idrar söktürür.

            - Vücûda rahatlık verir.

            -  Ateş düşürür.

             - Zayıflatıcıdır.

              -Kanı temizleyerek ciltteki sivilcelerin geçmesini sağlar.

             -  Nefes darlığına da iyi gelir.

              - 3 gram yutulan çöven tozu hanımların aybaşı kanamalarını söktürür.

Çöven otu Böbrek karaciğer idrar sökücü ateş düşürücü şişmanlık obezite sivilce nefes darlığı adet

Çörek otu (Nigella sativa);

             Susam iriliğinde siyah tohumları olan ve mavi, yeşil çiçekler açan bir yıllık bir bitkidir. Ekin tarlalarında ve yol kenarlarında rastlanır.                                                                            

     Memleketimizde çok ekilir ve çok kullanılır.                                                              

               Bu tohumlar tamamen olgunlaştıktan sonra toplanır ve güneşte kurutulur. El değirmeninde çekilir veya iyicr döğülür. Su ile kaynatılarak veya sıkılıp yağı çıkarılarak kullanılabileceği gibi; Hamur işi yiyeceklerin üzerine serpilerek lezzet verici olarak ta kullanılır.                                   

-Vücûda kuvvet ve zindelik verir.                                                                             

-İştah açar. hazmı kolaylaştırır. mide ve bağırsak gazlarını söker.                          

-İdrar artırır.                                                                                                              

-Bal ile yemeye devam edilirse anne sütü nü çoğaltır.                                              

-Bal şerbeti ile içilirse böbreklerdeki kum ve taşları döker.                                     

    - '' Çörek otu'' ve ''Nane'' eşit miktarda bal ile macu yapılıp sabah akşam birer tatlı kaşığı yemeye devam edilirse unutkanlığa çok faydası vardır.                                                              

      - Toz haline getirilen ''Çörek otu'' ndan günde 3 defa 1 çay kaşığı içilirse uyku hastalığına iyi gelir.                                                                                                                                            

       - Çörek otu kaynatılıp buharı ile her gün 10-15 dakika derin nefes alınıp verilirse astım için de faydalıdır. Ayrıca bal ile macun yapılıp yenmeye devam etmelidir.                                       

     -   Nezle için ''Çörek otu'' suda ıslatılır, sonra kurutulur ve toz haline getirilir, enfiye gibi buruna çekilir.                                                                                                                            

      - ''Çörek otu'' ve ''Papatya'' zeytiyağı ile kaynatılarak felçli uzuvlar ovulursa fayda sağlar,

       Resulullah  sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz bir hadis-i şerif'lerinde şöyle  buyurmuşlardır.                                                                                                                                           
 ''Ölüm dışında hiç bir hastalık yoktur ki kara taneciklerde (çörek otunda) onun için bir deva bulunmasın.'' (Buhâri-Müslim:2115)                                                                                         

        - Haftada bir kere 1 tatlı kaşığı kabukları çıkarılmış ''Çörekotu'' yemek sağlık açısından çok faydalıdır.                                                                                                                            

       

Anne sütü , böbrek , kum ve taş hazımsızlık mide gazı bağırsak gazı uyku unutkanlık nezle astım       Çörek otu                                                                              

                                                                                                                     

                                                                                

Çobançantası (capsella bursa pastoris)

        Çok yaygın ve yabanî bir ayrık otudur. Yol ve tarla kenarlarında kırlarda ve çayırlarda, çöplüklerde tesadüf edilir. Boyu yarım metreye kadar uzar. Bir yada iki yıllıktır. Başak şeklinde beyaz çiçekleri vardır, yaprakları uzundur.                                                                                    

Yaprakları yazın toplanır ve gölgede kurutulur.                                                       

              1 litre sıcak suya 20 gram konur, 20 dakika kadar kaynatıldıktan sonra süzülür.                              Günde 2 veya 4 fincan içilir.                                                                                              

-Menopozda hanımların aşırı âdet kanamalarında çok şifalı bir bitkidir.                

      -Vücüttaki her türlü iç ve dış kanamalarında, varis ve hemeroid'de de çok faydalıdır. 

-Ağrılara iyi gelir.                                                                                                  

                                                                                                   

-Böbreklerdeki kum ve taşların düşmesinde yardımcı olur.                                   

-Kas erimesine iyi gelir. '' Aslanpençesi'' ile kullanılırsa daha çok etkilidir.        

           - Emzikli annelerin göğüs sertleşmesi ve ağrısında taze çoban çantası kaynatılır,göğüsler buharına tutulur.                                                                                                   

                                

 Menopoz Adet kanaması iç kanama dış kanama varis hemoroid ağrı kesici böbrek kumu böbrek taşı kas erimesi göğüs sertleşmesi  Çobançantası

                                                                                                           

                                                                                                                  

Çemen (Trigonella foenum graecum)  

(Tohumları): 

     Sarımsı beyaz çiçekli, bir yıllık otsu bir bitkidir. İlkbahar aylarında açar. Memleketimizde ziraati yapılmaktadır. Kullanılan kısımları tohumlarıdır. Olgun meyveler toplanır,güneşte kurutulduktan sonra, sopa ile dövülerek tohumlar meyvelerden dışarı çıkarılır. Öğütülmüşü aktarlarda '' çemen'' adı ile satılır.                                                                                                                                     

     20 gram çemen bir litre suda kaynatılır ve günde 2-3 bardak içilir. Çorba şeklinde de yenir.

       -Acı oluşu sebebiyle gıda metabolizması üzerinde önemli etkisi vardır, sindirim sistemini uyarır, iştah açar.                                                                                                                            

-Emzikli annelerde süt gelişini artırır.                                                                                

-Kadınların aybaşı dönemlerini rahat atlatmalarına yardımcı olur.                                   

          - Bronşları uyararak göğsü yumuşatır, balgam söktürür, öksürüğü hafifletir, nefes darlığına                iyi gelir                                                                                                                                     

 -Pankreas bezesini çalıştırır, şekerin düşmesini ve zamanla şekerden kurtulmayı sağlar.

-Cinsel gücü artırıcı etkisi vardır.                                                                                     

      -Toz haline getirilen tohumlar günde 3 defa birer gramlık hap şeklinde yutulursa kronik       öksürüğe iyi gelir.

                                                                                                              

                          

İştahsızlık Anne sütü sütsüzlük adet Göğüs sertliği balgam söktürücü öksürük nefes darlığı Pankreas şeker cinsel isteksizlik iktidarsızlık kronik öksürük Çemen

     
                                                       Çam ağacı (gemmae pini )

Çam ağacı (Gemmae pini) ( Uç tomurcukları)

           Birçok çeşidi olan ve yaz kış yaprağını dökmeyen bir ağaçtır. İlkbaharda meydana gelen genç tomurcuklar kesilerek alınır, gölgelik bir yerde serilerek kurutulur. Kabuğu ve yaprakları da şifa kaynağıdır.1 bardak sıcaksuya 1 tatlı kaşığı konur. İlk üç gün her öğün sonra sadece sabah akşam içilir.

•             -Bronşit, nezle, sinüzit, grip, öksürük ve astımda çok faydalıdır. Göğsü yumuşatır,balgam söker, öksürüğü keser vücûda kuvvet verir.
•             -Çam filizleri kaynatılıp bal ile tatlandırılarak sıcak sıcak içilmeye devam edilirse müzmin öksürüğe iyi gelir.
•              -Çam kabuğu sirke ile kaynatılıp gargar yapılırsa diş ağrısına şifadır.
•              -50 gram ''Çam kabuğu'' 1 litre suda kaynatılarak 2-3 bardak içilirse kabızlık yapar. Bal ile tatlandırılarak içilmeye devam edilirse balgam söktürür.
•              -Çam kabukları öğütülüp yaraların üzerine serpilirse yaraları iyileştirir.
•    Şöyleki;
•               -1 fincan zeytin yağı, 60 gram çam sakızı ve 35 gram balmumu ile birlikte hafif ateşte eritilerek elde edilen merhem yaraların üzerine sürülürse kısa zamanda tedavi eder, cerahati temizler.
•               -Çam fıstığı kuvvet verici bir besindir. Bronşit ve akciğer hastalıklarının iyileşmesine yardımcı olur. Cinsel gücü artırır.

             

              Bronşit Nezle Sinüzit Grip Öksürük Astım Göğüs Sertliği Balgam Sökücü Müzmin öksürük Diş ağrısı Yara Akciğer Rahatsızlığı Cinsel İsteksizlik Çam ağacı

                  Civan perçemi (Achilla millefolium):

                 Memleketin her tarafında, kurak yerlerde, otlak arazide kendi kendine yetişir.Dallarının ucunda beyaz renkli çiçekler açar. Sürüngendir,bulunduğu yerde yayılarak çoğalır. Dayanıklı, çok yıllık otsu bir bitkidir. Halk arasında ''binbiryaprak otu'', ''Haydutotu'', ''Kandil çiçeği'' ve ''Siporiş'' olarakta bilinir.
                  Haziran-Ağustos aylarında dallar ve çiçekler tam açılmadan önce yapraklarla birlikte toplanır ve gölgede kurutulur,torba veya balya halinde paketlenir. Yaş ikende kullanılabilir.Yaş iken kullanmak daha etkilidir.

                  Bahçede ve ev balkonunda saksı içinde de yetiştirilir.

                  300 gram kadar civanperçemi 1 litre suda 20 dakika kadar kaynatılır ve süzülür. Günde üç öğün yemeklerden sonra birer kahve fincanı içilir. İçine bal veya şeker katılmamalı, balı yanında ayrıca yemelidir.

                   Bu çayın güneş görmeyen yerde bekletilmesi gerekir. Aksi takdirde kararır ve bozulur.
                   Kaynatılmadan bal ile karıştırılarak ekmeğin arasında da yanilebilir.
                   Süzme poşet çayı olarak piyasada bulunmaktadır.
                   Sağlık için yıl boyunca sürekli olarak günde 1 bardak taze demlenmiş civanperçemi çayı soğutulmadan içilmeli, ihmal edilmemelidir.
                   Çok etkili ve zararsız bir bitkidir,bir çok derde devâdır, hiçbir yan tesiri yoktur.

                   -Acı tadı ile mideyi uyandırır, iştah açıcıdır,hazmı kolaylaştırır. Mide hastalıklarının en iyi ilaçlarından birisidir. Az ''Pelinotu'' ile birlikte demlenip balla tatlandırılarak günde 3 su bardağı içmeye devam edilirse; Mide ülserine, mide ekşimesine ve gastrite iki veya üç ay gibi bir sürede fayda verir. Mide ağrılarını geçirir.

                   - Bu karışım Astım içinde çok faydalıdır,bronşları açar.

                    - İyi bir terleticidir.
                     -Kuvvet vericidir.
                     -Kılcal damarların genişlemesiyle meydana gelen yüksek tansiyonu düşürür.
                     -Soğuk algınlığı,nezle, grip için en iyi ilaçlardan birisidir. Bunun için tek başına veya ''Çörekotu'' ile kaynatılıp bal ile tatlandırılarak içilmeye devam edilir.
                     -En güçlü kan dindiricidir.
                     -Kan dolaşımını artırarak ve düzenleyerek vücuda zindelik verir. Kalp çarpıntısını giderir.
                     -Kalp ağrıları için şifadır.
                     -Sürekli civanperçemi çayı içilerek migren tümüyle tedavi edilir.
                     -Bol idrar söktürür, mide ve bağırsak gazların giderir.
                     -Prostat ın en iyi devasıdır.
                     -Ağrı kesici ve spazm çözücü özelliği vardır.
                     -İçinde bulunan potasyum, böbreğin çalışmasına yardımcı olur. Bunun içinde ''Çörek otu'' ile beraber kaynatılıp içilmelidir.
                     -Sinirleri kuvvetlendirir.
                     -Sindirim sistemini düzenler.
                     -Bağırsak gazlarının çıkarılmasına karşı çok faydalıdır.
                     -Bağırsakları çalıştırır.
                     -Bağırsak iltihabını geçirir.
                     -Safra kesesi rahatsızlıklarına çok iyi gelir.
                     -İshali tedavi eder.
                     -Damar sertliğinde ve damar kramplarında etkilidir.
                     -Tek başına yada ''Pelinotu''ile demlenip balla tatlandırılarak içilmeye devam edilirse bütün iltihaplara karşı faydalıdır.
                      -Basuru önler. Bunun için de az pelinotu ile birlikte demlenerek içilmeye devam edilmesi gerekir.
                      2. bir terkip; 1 fincan kaynar suya 1 çay kaşığı bitki konur, süzülmeden 10 dakika bekletilir,suyuna pamuk batırılır. İçeride de varsa pamuk içeriye sokulur. Gece yatarken kullanılmalıdır. 1 hafta içinde memeler ufalanır, zamanla kaybolur.
                      3. bir terkip; Taze civanperçemi sıkılır, elde edilen sıvıya bir bez bastırılır, basur memelerinin üzerine konulur.
                      -Kadınların aybaşı düzensizliklerinde, âdet görme rahatsızlıklarında, rahim kanamalarında kullanılır. Bunun içinde tek başına veya ''çörek otu'' ile birlikte kaynatılıp, bal ile tatlandırılarak içilmeye devam edilmelidir.
                      -Cinsel organ hastalıklarına karşı, elden geldiğince fazla miktarda civanperçemi çayı içilmesi tavsiye edilir.
                      -Kadınlarda menopozdan kaynaklanan kesilmelerede çok faydalıdır.
                      -''Isırgan otu'' ile birlikte demlenip, balla talandırılarak içilirse beyaz akıntıyı kısa sürede keser.
                      -''Sığır kuyruğu''otu ile beraber demlenip içilmeye devam edilirse karaciğeri güçlendirir.
                       -Dizanteri hastalığında da şifadır. 1 bardak kaynarsuya 10 gram bitki konur,demlemeye bırakılır, aç karına 1 bardak içilir. Bu şekilde 10 gün kadar devam edilirse kanamayı durdurur, ağrıyı keser.
                       -Ateş düşürmek için; 1 bardak kaynar suya 10 gram civanperçemi konur, 10 dakika bekletilir, günde 2-3 bardak içilir.
                       -Şişkinlik için; İnce kıyılmış bir tatlı kaşığı dolusu ''civanperçemi'' 1 bardak kaynar su ile haşlanır, 8-10 dakika demlendikten sonra süzülür. Yemeklerden sonra tatlandırılmadan içilir.
                       -Civanperçemi kaynatılıp balla tatlandırılarak içilmeye devam edilirse  böbrek yollarını temizler ve altını ıslatan çocuklara fayda verir.
                       -Çocukların kemik hastalıklarında çok faydalıdır.
                       -Tümörlerde; Taze ''Civanperçemi'' ve ''Havuç'' un birer çay bardağı suyu alınır, birbirine karıştırılır. Bu karışımdan günde 3 defa 1 tatlı kaşığı içilir, üzerine 10 dakika sonra 1 bardak süt içilir.
                       -Varis için de şifadır.
                       -Dişetlerinin kanamasında ağız çalkalanır, yara ve şişlere lâpa halinde konur.
                       -''Gülhatmi'' ile birlikte yarım litre sıcak suya konularak buharı buruna çekilirse sinüziti  aktırır.
                       -Yara iyi edici özelliği de vardır.
                       -Kadın hastalıklarında (özellikle miyom) da haftada 3 kere ''civanperçemi oturma banyosu'' alınmalıdır.
                       -100 gram ince kıyılmış kuru bitki, 5 litre soğuk su da 12 saat bekletildikten sonra ısıtılır, süzülür ve sıcak banyo suyuna eklenir. Banyo suyu böbrek bölgesinin üstüne çıkmalıdır. Suyun içinde 20 dakika beklenir. Süre sonunda kurulanılmadan  bir bornoz giyilir ve sıcak yatakta 1 saat süreyle ter atılarak dinblenilir.
                        -Civanperçemi aşırı dozda alınırsa kabızlığa sebebiyet verebilir.

   
                         Hazımsızlık iştahsızlık Mide hastalıkları Mide ülseri mide ekşimesi gastrit mide ağrısı Astım terletici kuvvet verici yüksek tansiyon soğuk algınlığı nezle grip Kanama Kan Dindirici Kalp çarpıntısı kalp ağrısı migren idrar söktürücü mide gazı bağırsak gazı prostat ağrı kesici spazm çözücü böbrek sinir sindirim bağırsak iltihabı safra kesesi damar sertliği damar krampı iltihap basur adet rahim kanaması menopoz beyaz akıntı şişkinlik altını ıslatma kemik hastalıkları sinüzit dişeti kanaması diş eti kanaması varis kadın hastalıkları  Civanperçemi

Ciğer otu (pulmonaria Officinalis):

Çalılıklar arasında, geniş yapraklı ormanlarda yetişir. 30 cm. kadar boyunda, çok yıllık otsu bir bitkidir. Çiçekleri önceleri kırmızımtıraktır, sonraları menekşe moruna dönüşür. Gövdesi dik ve tüylüdür. Yaprakları sıktır.                                                                                                            

             Dip yapraklar açma zamanında Nisan-Mayıs aylarında toplanır ve gölgede kurutulur. Kuru ve havadar yerlerde muhafaza edilir.                                                                                                

           2 Çorba kaşığı ciğer otu yarım litre kaynar su ile haşlandıktan sonra 1 saat bekletilir. Günde üç öğün yemeklerden önce birer çay bardağı alınır.                                                                       

• -Yumuşatıcı ve kan yapıcı tesirdedir.                                                                                         
• -Akciğer hastalıklarına şifadır. Eskiden beri akciğer rahatsızlıklarında başarıyla uygulanmıştır.
• -Öksürüğü keser                                                                                                                           
• -Balgam söktürücüdür.                                                                                                               
• -İshale karşı etkilidir.                                                                                                                 
• -Ciğer otu, ''Biberiye'' ile kaynatılıp içilmeye devam edilirse idrar artırarak böbrek ve mesane iltihaplarına faydalıdır.                                                                                                             
• -Ciğer otu kaynatılıp balla tatlandırılarak gargara yapılırsa ve bu çaydan içilmeye devam edilirse ağız içi yaralara ve boğaz iltihabına iyi gelir.                                                        
• -Kurutularak toz haline getirilen ''ciğerotu'', yaraların ve cilt iltihaplarının tedavisinde faydalıdır. Lâpa yapılarak çıban ve iltihap üzerinede vurulabilir.                                                                    
• -Haricen yara ve egzamalı yerleri yıkamakta kullanılır.                                                                  
  
• Yumuşatıcı Kansızlık Akciğer Öksürük Balgam Sökücü İshal Böbrek İltihabı Mesane iltihabı ağız yarası boğaz iltihabı cilt iltihabı yara çıban egzama Ciğer Otu

Centiyane
Centiyane (Gentiana Lutea) (Kökü)

Temmuz-Austos aylarında sarı renkte çiçekler açan, ortalama 1 metre kadar boyunda, kalın köklü bir bitkidir. Memleketimizin dağlık bölgelerinde, hususiyetle Uludağ ve Bozdağ'da yetişir.

      Kökleri çok yavaş büyüdüğü için 4-5 yıllık bitkilerin kökleri sonbahar veya kış aylarında çıkarılarak temizlenir,dilimlenir ve sermek suretiyle öce güneşte sonra gölgede ağır ağır kurutulur. Bu kökler tozlaştırılarak veya su ile kaynatılarak içilir. Acımsı bir tadı vardır, çok şifalıdır. 

• -1 Bardak suya 1 çay kaşığının ucu kadar konulur, günde 1-2 defa içilir.                                    
• -Karaciğeri güçlendirir, karaciğer için çok faydalı bir bitkidir.                                                  
• -Acı tadı sayesinde sindirim sistemindeki sinir uçlarını uyararak iştah açar, hazmı                     kolaylaştırır.                                                                                                                               
• -Mide yanmasını ve mide ekşimesini giderir.                                                                             
•    Vücuda kuvvet verir.                                                                                                              
• -Ateş düşürür.                                                                                                                        
• -Alyuvarları artırır.Kansızlığa,takatsizliğe ve kalp rahatsızlığına karşı çok iyi bir devadır. 
• -Kansızlık için ''Centiyane kökü'' kuru üzümle kaynatılıp içilmeye devam edilmelidir.       
• -''Civanperçemi'' ve ''Kantaron'' la beraber kaynatılan ''Centiyane kökü'', balla tatlandırılarak içilmeye devam edilirse mide ağrısını keser,mide ekşimesi için iyi gelir.                           
• -''Centiyane kökü'' nün tozu, iyi olmayan iltihaplı yaralara serpilirse tedavi eder.
• -Bunama durumlarında; 1 kilo sirke içine 1 avuç ''centiyane'' çiçeği konur 10 gün bekletilir, sabah akşam  1 fincan içilir.
• -Hamile kadınlar kullanmaktan sakınmalıdır.
  
                                                                                             Karaciğer İştah Açıcı Hazımsızlık Mide yanması Mide ekşimesi Ateş düşürücü Kansızlık Takatsizlik Kalp Rahatsızlığı Mide ağrısı Yara Bunama  Centiyane (Gentiana lutea) (Kökü)                                                           

Böğürtlen

Böğütlen (Rubus fruticosus) (Yaprak-Tomurcuk)                               
Yabanî halde ılık bölgelerde, orman eteklerinde, yol ve hendek kenarlarında,bahçe çitlerinde kendiliğinden yetişen, yüksek boylu, çok yıllık, dikenli ve çalı görünümünde bir bitkidir. Meyveleri önce kırmızıdır, sonbahara doğru olgunlaşınca siyahlaşır,Karadut'u andırır ve sevilerek yenir. Birçok türü vardır.Yaprakları, bitki çiçek açmadan önce toplanır ve gölgede kurutulur.
1 litre suya 30 gram yaprak konur, 15 dakika kaynatılır. 1 saat demlenir,4 kat tülbentten süzülür ve günde 3-4 bardak içilir.

• -Mide, burun, hemeroid kanamalarında, hazımsızlıkta, kansızlıkta, romatizmada faydalıdır.
• -Yüksek tansiyonu düşürür.
• -Gözlerdeki zafiyeti giderir.
• -Ayaklardaki şişkinlikleri indirir.
• -Hamileliği kolaylaştırır.
• -Meyve çekirdekleri bağırsaklara yumuşaklık verir.
• -Et, hamur ve tatlılar üzerine içilince susuzluğu keser.
• -Yaprakları çay şeklinde içildiğinde,ishali keser.
• -Mide ve bağırsak kanamalarını durdurur.
• -Kadınlardaki beyaz akıntıyı keser.
• -Taze yaprakları çiğnendiği zaman dişeti kanamalarında fayda sağlar.
• -Toz halindeki kuru yapraklar deri üzerindeki yaraların üzerine konursa iyileşmeyi hızlandırır.
• -Olgunlaşmış meyvelerini yemek göze kuvvet verir.
• -''Böğürtlen'' kökü ''Ayrık otu'' kökü ile beraber kaynatılıp içilmeye devam edilirse böbre kumlarını döker.
• -İçteki çıbanlara iyi gelir.
• -Kökü kaynatılıp, suyu içilecek olursa kandaki şeker miktarını düşürür.
• -Apandist tedavisi için; 1 bardak suya 1 avuç böğürtlen yaprağı konur,hafif ateşte 15 dakika kaynatılır, günde 1 bardak içilir ve 2 ay devam edilir. Düzenli devam edilirse tamamen iyileşir,
  
                                                                         

Mide kanaması, Burun Kanaması , Hemeroid Kanaması , Hazımsızlık , Kansızlık Romatizma Yüksek Tansiyon Göz Ayak Şişkinliği Hamilelik Bağırsak Sertliği Susuzluk İshal Bağırsak Kanaması Kadın Hastalıkları Beyaz Akıntı Dişeti Kanaması Diş eti kanaması Yara Böbrek Kumu Çıban Şeker Apandist Böğürtlen

Bir diğer adı da "Kuşdili Otu" olan biberiye memleketimiz de süs bitkisi olarak bahçe ve parklarda yetiştirilir.Akdeniz bölgesinde yabani olarak da yetişir.Çok yıllık çalı görünüşlü bir bitkidir.Yaprakları iğneye benzer.Kışın yapraklarını dökmediği için süs bitkisi olarak park, bahçe ve mezarlıklarda dikilir.Öbek halinde büyür, susuzluğa uzun müddet dayanır, fazla bakım istemez, boyu 2 metreye kadar yükselir.Yaklaşık 2cm. boyundaki iğne gibi ince uzun yapraklarının üstü parlak koyu yeşil ve altı gri renklidir.Çiçekleri solu mavidir.Bitki, tohumlarıyla veya gövde kalemleriyle çoğaltılır.

İki yaşında olan bitkilerin taze yaprak sürgünleri çiçek açma zamanın da,Haziran-Temmuz aylarında veya tohumların olgunlaşma devresinde toplanıp demet yapılır.Aşırı sıcak olmayan,çok havadar ve gölge bir yerde dikkatle kurutulur.Bu yaprakların hoş kokusu ve acı bir tadı vardır.Sağlığa çok yararlıdır.

• -1 litre kaynar suya yarım avuç yaprak veya taze sürgün atılarak 2 saat beklenir, günde 3 defa yemeklerden önce birer fincan içilir.

İkinci bir tertip; Bir tatlı kaşığı bitki, orta boy bir su bardağı dolusu kaynar derecede sıcak suyla haşlanır, üstü  kapalı olarak 10-15 dakika demlendikten sonra süzülür, günde 2-3 bardak içilir.

• -Kansızlıkta faydalıdır.
• -Kan dolaşımını hızlandırır.
• -Damar sertliğine, kalp çarpıntısına iyi gelir.
• -Kolesterolü düşürür.
• -Yorgunluğu giderir, vücuda zindelik verir.
• -Zihni güçlendirir.
• -Göğsü yumuşatır.
• -Astım ve bronşit gibi hastalıklara iyi gelir.
• -Baş dönmesine baş ağrısına şifa verir.
• -Sinir sistemini uyarır ve güçlendirir.
• -İdrar söktürücüdür.
• -Kum döker.
• -İştah açar, hazımsızlıktan doğan gazları söktürür, depresyona iyi gelir.
• -Boğaz iltihabına gargara yapılır.
• -Safra salgısını arttırır.
• -Adet söktürücüdür,kadınlarda aybaşını düzenler, gecikmeleri önler.
• -Kalp yağlanmasında, 1 litre sirkenin içine bir avuç biberiye konur, 10 gün bekletilir, sabah ve akşam günde 2 bardak içilir.
• -Uykuyu kaçırdığı için gece yatmadan önce içilmemelidir.
• -Kan şekerini düşürür.
• -Yüksek tansiyonu olanlar dikkatli kullanmalıdır, çünkü tansiyonu yükseltebilir.
• -Yemeklerde baharat olarak da kullanılır.

Adet, Astım, Baş Ağrısı, Baş Dönmesi, Biberiye, Bitkiler, Bronşit, Böbrek Taşı/Kumu, Damar Sertliği, İdrar Sökücü, İştahsızlık, Kalp Çarpıntısı, Kan, Kansızlık, Kolesterol, Uyku, Yorgunluk, Biberiye

Kumlu topraklarda, çayır ve meralarda, tarlalarda, yol kenarlarında yetişen, uzun ömürlü yabani bir bitkidir, yere yayılarak büyür.Çok yıllıktır.Köylülerin kazıp atmakla baş edemediği şifa kaynağıdır.Memleketimizde 20 kadar türü yetişmektedir.Küçük başaklar halindeki yeşil renkli çiçekleri Mayıs-Temmuz ayları arasında açar.Bitki bu çiçeklerde ki tohumların dökülmesiyle, yada toprağa değen yerde gövdelerin yeniden kök atmasıyla çoğalır.İlaç için toprak altındaki sarımtırak beyaz renkte ki kökü kullanılır.

İlkbahar başlangıcında,filizlenmeye başlamadan ve sonbahar aylarında toprağı kazılarak kökleriyle beraber toplanır,su ile iyice temizlendikten sonra gölgede yada güneşte kurutulur.Balye halinde paketlenir veya torbalara doldurulur.

• -Her öğün yemek öncesi bir bardak ılık suya toz halde bir çay kaşığı karıştırılıp içilir.Tadı çok acı olduğundan bal,limon yada nane ile tatlandırılabilir.

Üçüncü bir terkip; bir tatlı kaşığı dolusu ince kıyılmış ayrıkotu kökü, orta boy bir su bardağı dolusu soğuk suya eklenir, hafif ısıda 10 dakika kadar kaynatıldıktan sonra 10 dakika demlendirilir ve süzülür.Günde 3 bardak içilir.

• -Vücuda kuvvet verir.
• -Kanı ve bedendeki toksit maddeleri temizler.
• -Bol idrar söktürür.İdrar tutukluğuna, idrar yolları iltihabına şifadır.
• -Prostat büyümesini önler.
• -Böbrek yetmezliğine ve sancılarına çok fayda verir.
• -Böbrek ve mesane taşlarının atılmasına yardımcı olur.
• -Ateşli hastalıklarda kullanıldığı zaman hastaya rahatlık sağlar.
• -Ayrıkotu kökü kaynatılıp sade olarak veya limon sıkılarak içilirse yaz aylarındaki harareti ve susuzluğu giderir.
• -Ayrıkotu kökü tek başına veya "Kekik" ile beraber kaynatılıp bal ile tatlandırılarak içilmeye devam edilirse kanı temizler, sarılık içinde çok faydalıdır.
• -Hiçbir yan etkisi ve zehirliliği yoktur.
• -Yukarıda tarif edilen karışım dıştan uygulandığı zaman romatizma ağrılarını hafifletir, egzama ve cilt hastalıklarının iyileştirilmesinde etkisi olur.

Ateşli Hastalık, Ayrıkotu, Bitkiler, Böbrek Taşı/Kumu, Böbrek Yetmezliği, Cilt Hastalıkları, Egzama, Hararet, İdrar Sökücü, Kan, Prostat, Romatizma, Sarılık, Susuzluk, Ayrıkotu

Memleketimizin pek çok yerinde yetişen otsu bir bitkidir.bir bahçe çiçeğidir.Bahçelerde ve saksıda süs bitkisi olarak sıkça yetiştirilmektedir.İsteyen bitkiyi, bahçesinde veya balkonunda yetiştirebilir.Tohumları ile çoğaltılır."Şamdan çiçeği","Portakal nergisi" olarak da bilinir.Bir yıllık dayanıklı bir bitkidir, yarım metreye kadar boy atar.Güneşli yerleri, kum ve kil karışımı gevşek toprakları sever.Portakal sarısı rengindeki çiçekleri Mart ayından başlayıp sonbahar sonlarına kadar açar.Bazı değişik türleri de vardır, ama hepsinin şifalı özelliği eşittir.

Sabahları saat 7'den sonra da çiçekleri kapalı kalmayı sürdürdüklerinde o gün yağmur yağacağına işarettir.

Taze olarak kullanmak gerektiğinde yaprakları ve sapları ile beraber toplanır.Güneşin en yakıcı olduğu zamanda toplanması gerekir.Çünkü bitkinin şifalı gücü ancak o sırada zirveye ulaşmış olur.Kırağı düşene kadar, yani sonbahar sonlarına kadar bahçeden taze olarak toplanabilir.

Kışın kullanmak için; çiçek tablaları ve yerüstü kısımları yaz başından sonbaharın başlarına kadar toplanır, gölge ve havadar bir yerde titizlikle kurutulur. İyice kurutulduktan sonra ince ince kıyılan yapraklar, çiçek yaprakları ile karıştırılır ve hava almayan kaplarda saklanılır.İhtiyaç hissedildiği zaman 1-2 tatlı kaşığı alınıp 1 bardak kaynar suda 10-15 dakika süreyle demlendirilir, günde 3 defa birer bardak içilir.

Dıştan kullanım için hazırlanan çay için iki misli bitki kullanılmalıdır.

• -Vücuda kuvvet verir, kalbi rahatlatır.
• -İştah açıcıdır.
• -Sindirimi kolaylaştırır.
• -Safra salgısını söktürücüdür.
• -Onikiparmak bağırsağı ülserlerinin tedavisinde de etkilidir.
• -Tansiyon düşürür.
• -Sinir gerginliğini geçirir.
• -Albümini atar.
• -Kramp çözücüdür.
• -Lenf sistemini temizler.
• -Adet kanamalarını düzenleyici etkisi sayesinde, geciken veya ağrılı adet kanamalarına karşı çok etkilidir.
• -Ilık "Aynısafa" çayı ile göz banyosu yapıldığında, görme gücü artar.
• -Mikroplu sarılıkta en önemli yardımcıdır, karaciğer hastalıklarında çok etkilidir.
• -Lokal deri rahatsızlıklarının dıştan tedavisinde kullanılan en önemli bitkilerdendir. İltihap giderici, büzüştürücü, yara iyileştiricidir.Bütün yaralara, kanamalara, eziklere, yanıklara ve haşlanmalara, güneş yanığına, zor iyileşen yaralara ve uzun süre yatmaktan kaynaklanan yaralara karşı kullanılır.Bu tür tedavilerde taze bitki kullanımı daha başarılıdır.
• -Kansere ve kanser türü çıbanlara karşı kullanılan bitkilerdendir.Bitkinin taze sıkılmış özsuyu, deri kanserinde başarıyla kullanılmaktadır.
• -Uzunca bir süre, günde 5-6 defa bitki özsuyu sürüldüğünde, damar yumrusu ve yaşlılık lekeleri de kaybolur.
• -Taze sapların özsuyu, siğillere ve uyuza karşı kullanılabilir.
• -Aynısafa merhemi;

Yarım kilo içyağı veya herhangi bir margarin tencerede eritilir ve kızartma yapılabilecek derecede kızdırılır.2-3 avuç dolusu ince kıyılmış sap, yaprak ve çiçek tencereye atılır ve karıştırılır. 2-3 dakika sonra tencere ateşten çekilir ve kapağı kapatılarak demlenmeye bırakılır.Gece boyunca serin bir yerde bekletilir. Ertesi gün hafifçe ısıtılır, üstüne iki kat tülbent yerleştirilmiş bir süzgeçten geçirilerek süzülmeye bırakılır.Bitki özsuyu dibe çökerek küflenmeye sebep olduğu için posaları sıkılmaz.Sıcak merhem, kapaklı küçük merhem kaplarına aktarılır ve soğuduktan sonra kapakları kapatılarak bozdolabında veya serin yerde saklanır.Uzun süre dayanmaz.

• -Meme çıbanlarında, merhem ve merhemin posası kullanılmalıdır.
• -Aynısafa merhemi, aynı zamanda kaşıntılı ayak mantarına karşı da güçlü bir iyileştiricidir.Çayını içerek ve merhem olarak kullanıldığında bir hafta içinde hastalığın kökünü kuruttuğu görülmüştür.

Önemli Not: Mantar rahatsızlığına şifa olan her türlü tabii veya sentetik ilaç ve merhemler mantarlı deriye pudra şekeriyle yedirilerek sürülürse ilacın şifası daha etkili olur.Böylece ilaç daha derinlere nüfuz etmiş olur.

• -1 litre zeytinyağının içine 20 veya daha fazla çiçek konur, güneşte 3 hafta bekletilir, her gün çalkalanır.Elde edilen bu yağ içten ve dıştan her türlü rahatsızlıklarda masaj yapılarak kullanılır.

Kanser, yara-bere, egzama ve her türlü cilt hastalıklarına iyi gelir.

Adet, Albümin, Aynısafa, Bitkiler, Cilt Kanseri, Deri, Egzama, Göz Hastalıkları, Hazımsızlık, İştahsızlık, Karaciğer, Kramp, Lenf, Mantar, Safra Kesesi, Sarılık, Siğil, Tansiyon, Uyuz, Çıban, Aynısafa